2 Mayıs 2016 Pazartesi

Ali'm - Işıl'ca / Kitap Yorumu


Duygunun pabucunu dama atmadı belki ama bazı yerlerde Ali'mi daha çok sevdiğimi söyleyebilirim. Öncelikle içerisinde işlenmek istenen tüm duygular rahatlıkla yansıtılabilmiş. Mesela ben dokunmadan aşkı hissettim bu kitapta ve Ali'nin yaşadığı tüm hisler, sanki onunla yaşıyormuş gibi etkiledi beni de. Tempo olarak Duygu'nun yanında geçemez tabi. Ama Duygu'da kafama takılan tüm sorular bu kitapta yanıt buldu. 

Ali'm ve Duygu kitapları ne anlattığını unutmayacağım nadir kitaplar arasında yerini aldı. Benim için 5 üzerinden de 4'ü hak etti :)

Işılca'nın kitaplarını okurken belirli bir sıraya gerek yok ama önce Duygu'yu sonra Ali'yi ve en sonra Bekir'i okursanız kurgu tastamam kafanıza oturur. Ha birde mümkünse art arda okumayın, fena beyin yakıyor. :))

Duygu - Işıl'ca / Kitap Yorumu


Duygu bir Wattpad kitabıydı. İlk çıktığı zamanlar çok kalın olması ve hakkında en ufak şey bilmediğim için nedensizce ön yargılarım vardı. Bir gün bir sahafta karşıma çıkınca ön yargımı kırıp ne anlattığına dahi bakmadan satın aldım ve o akşam başladım okumaya. Başlamaz olaydım. İlk sayfasında zaten kitaba bağlanmışken beni günlerce uykusuz bıraktı. Bir de kalın olması nedeniyle çantama atıp çıkamıyor olmam iyice uykusuz gecelere davet çıkardı :)

Kitap çoook mu iyi? Hayır. Tabi ki artıları eksileri var ama belki de uzun zamandır bu tarz bir kitap okumadığımdan ben çok sevdim. Alın kesin okuyun diyemem ama okursanız güzel vakit geçirebileceğiniz, sizi farklı duygulara sokabilecek bir kitap. 

Öncelikle eksilerinden bahsedeyim.
Kitap çok uzatılmış. Evet ilk bölümler çok iyi ama son 100 sayfası olmasa da olurmuş gibi. Zaten diğer karakterin ek kitapları çıktığı için gereksiz olmuş.
Ana karakterin susuyor olması çok sinir bozucuydu. Bir bakıyorsun aslan gibi çemkiriyor bir bakıyorsun konuşması gerekirken susuyor. İşte o anlarda ben sinir krizi geçiriyordum :))

Bu eksi bir yön değil ama karakterlerin bazı huyları beni delirtti. Genel olarak hep bir erkek baskınlığı vardı. Belki de bunu ben fazla abartıyorumdur, bilemedim.

Genel olarak 5 üzerinden 4 verebileceğim çok keyifli bir kitaptı. Zaten diğer kitaplarından Ali'mide alıp okumuştum. Sedat'ında çıkması dileğiyle... :))



1 Mayıs 2016 Pazar

Kitap Alışverişi #10



En son geçen hafta yaptığım kitap alışverişiyle karşınızdayım. 
Her biri bambaşka yerlerden alınmış, toplama kampı gibi bir liste duruyor karşınızda :) 

Marslı ve Uçurtma Avcısı, D&R'dan
Bir Aşk Sayfası ve Ali'm, Carrefourdan
Harika Piç ve Benim Uzak Güneşim, Sahaftan..

Aralarında en merak ettiğim kitap Uçurtma Avcısı ve okumaya en korktuğum kitapta o. Çok fazla güzel yorum alınca almayı hep erteledim ama nereye kadar deyip almayı başardım sonunda. Ama okumayı birazcık daha ertelerim gibi duruyor :)







Mayıs ayında okumayı planladığım kitaplar

Upuzuuuun bir aradan sonra herkese merhaba :)
Başlıktan da anlayacağınız üzere Mayıs ayında okumayı planladığım kitaplarla karşınızdayım. Bu ay sanırım en nefret edeceğim aylardan biri olacak. Çünkü finallerin olduğu ve üniversite son sınıf olduğum için tezimi bitirmem gereken bir ay. O yüzden hedefi fazla yükseltmeden en minimum kitap sayısıyla başlamak istedim. 


Marslı aralarında en merak ettiğim kitaplardan biri ve ilk olarak ona başlayacağım. Diğer iki kitap ise aynı yazara ait ve yazarın üslubunu sevdiğim için bu sıkıcı ayda iyi gideceğini düşündüm. Sizin bu ay okumayı hedeflediğiniz kitaplar neler bakalım? :)



1 Şubat 2015 Pazar

Huzurdolusayfalar 1 Yaşında!!



Bugün blogum bir yaşında. 2014 Şubat ayında ilk postumu yayınlarken itiraf etmek gerekirse bir süre sonra blog yazma fikrinden sıkılacağımı düşünmüştüm ama bir yıl boyunca -her ne kadar biraz boşlasam da- düzenli olarak yazmaya çalıştım ve bu benim için büyük bir başarıydı. 

Daha önceleri de kitap okurdum ama hep yanlış seçimler ve nereden bilgi alacağımı bilememekten ötürü okumaya verdiğim aralar arttı da arttı ve sonunda yılda 10 kitabı geçmeyen bir sayıya ulaştı. Bu blog bana düzenli olarak okuma alışkanlığı kazandırdı ve bir çok güzel insan ile blog tanıma fırsatı verdi. 

Neden bu kadar duygusala bağladım olayı bilmiyorum ama hissettiklerim bunlar :)

2014 yılı boyunca okuduğum kitap sayısı: 48
2015 hedefi: 80

2016 yılına girerken de böyle bir yazı yazmak dileğiyle.. :)

İlk blog yazım için tık:)


21 Ocak 2015 Çarşamba

Kitap Alışverişi #9

Uzun zaman oldu bloga bir şeyler yazmayalı. Sınav ve okul telaşı biter bitmez soluğu gene burada aldım :) 

2015 in ilk kitap alışverşini okuoku.com dan yaptım. D&R haricince hiç internetten alışveriş yapmamıştım, benim için ayrı bir deneyim oldu. Kitaplarım çok temiz geldi, bir yerinde zedelenme falan yoktu. Yanında 5-6 tane de ayraç koymuşlar, canlarım ya :) İlk alışverişten gözümde iyi bir imaj oluşturdular ama bakalım diğer alışverişler nasıl olacak.



En merak ettiğim kitaplar bunlardı ve kendime dur demeyi başarıp diğer kitaplara göz ucuyla bile bakmadım :) Alır almaz hemen Tatlı Sır'a başladım, Maddoxların her zaman bir ayrıcalığı var :P


Tersyüz ve Çırılçıplak da bir çırpıda bitecek gibi duruyor. Yakında yeni bir kitap alışverişi postuyla buralarda olurum :)


22 Kasım 2014 Cumartesi

Ateş ve Diken - Rae Carson / Kitap Yorumu


Orijinal Adı: The girl of fire and thorns
Sayfa Sayısı: 346
Yayınevi: DEX


Dex'in bazı kitaplara karşı garezi var bence. Kitabı açınca hem küçük puntolu hem de en göz yoran fontu kullandığını gördüm ve ilk 20 sayfasından sonra bıraktım. Aslında bırakmamın bir diğer nedeni kitabın çok ağır ilerlemesiydi.




Elisa fiziksel yapı bakımından çok kilolu bir kız ve ailesi tarafından daha önce evlenmiş bir adam olan Alejandro ile evlendirilir. Ben hep bu ikili üzerinden iş yürüyecek sanıyordum ama yanılıyormuşum. İyi ki de düşündüğüm gibi olmamış. Çünkü kitabın 2. Kısımdan sonra kitap kendini gerçekten okutmayı başarıyor. Sanırım ikinci kısma kadar dayanırsanız, gerisi su gibi akıp gidiyor.

Burada ne yazsam spoiler olacak ama fantastik ve tarihi tadında, içinde şaşıracağınız ve bir an gelip gerçekten çok sinirleneceğiniz bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Ben ilk kısmı geçene kadar hep elimden bırakıyordum ve okumakta isteksizdim. Bunun etkisiyle kitaba bakış açımda olumsuz yönde gelişti. Ama bir çırpıda biten bir kitap olmadığını bilip de okursanız, eminim seversiniz.

3/5

20 Kasım 2014 Perşembe

Safkan (Melez Sözleşmeleri #2) - Jennifer L. Armentrout / Kitap Yorumu


Orijinal Adı: Pure
Sayfa Sayısı: 406
Yayınevi: DEX

Melez sözleşmelerinin ilk kitabını okuyalı uzun bir zaman geçtiği için ikinci kitaba başlamak konusunda kararsızdım. Ama ilk sayfalarda kısa bir ilk kitap tanıtımı olduğundan hatırlamakta zorluk yaşamadım.

Bu seri Vampir Akademisine çok benzediğinden fazla eleştiriliyor diye biliyorum. Ben VA yı okumamış ama filmini izlemiş biriyim ve evet, ilk kitapta çok fazla benzerlik var.

Jennifer'ın yazım şekli kesinlikle kendisini okutturuyor ve ana karakterimizi Alex, okurken keyif aldığım nadir karakterlerden biri.



İlk kitap o dünyayı tanıtmak amaçlı olduğu için anca sonlarda hareketlenme görmüştük. -Tabii Alex'in sürekli ufak çapta başını belaya sokmasını saymazsak- Ama bu kitapta olaylar hiç durulmadı ve kitap bir çırpıda bitti.

İlk defa bir kitapta iki erkek arasında kalan kadın karakterin kendisini mantıklı bir şekilde sorguladığını ve seçimindeki nedenleri kafasında ölçüp biçtiğini gördüm. Ben Alex'i vurdumduymaz bir karakter diye beklerken beni çok yanılttı ama bu özelliğini sevdiğimi söyleyebilirim.

Safkan, genel itibariyle yer yer güldüren ama bir bölümünde şaşkınlıkla karışık üzüntü duygusunu işleyen bir kitaptı. Olayların iyice kızıştığı ve üçüncü kitabın bana göre dönüm noktası olacağı mesajının altyapısı yapılan bir kitap olmakla birlikte benden tam puanı aldı :))

5/5

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...